Jiyanmedya

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Jiyanmedya

En Yeni Paylaşım Platformu


    Hasan Hüseyin Korkmazgil Şiirleri

    avatar
    admin


    Mesaj Sayısı : 622
    Kayıt tarihi : 12/03/13

    Hasan Hüseyin Korkmazgil Şiirleri  Empty Hasan Hüseyin Korkmazgil Şiirleri

    Mesaj tarafından admin C.tesi Mart 30, 2013 9:26 am

    ACILARA TUTUNMAK
    Acı çekmek özgürlükse

    Özgürdük ikimiz de
    O yuvasız çalıkuşu
    Bense kafeste kanarya
    O
    dolaşmış daldan dala
    Savurmuş yüreğini
    Ben bölmüşüm yüreğimi

    Başkaldıran dizelere
    Kavuşmak özgürlükse
    özgürdük ikimiz de

    elleri çığlık çığlık
    yanyana iki dünya
    ikimiz iki dağdan
    iki
    hırçın su gibi
    akıp gelmiştik
    buluşmuştuk bir kavşakta
    unutmuştuk
    ayrılığı
    yok saymıştık özlemeyi
    şarkımıza dalmıştık
    mutluluk mavi
    çocuk
    oynardı bahçemizde
    aramakmış oysa sevmek
    özlemekmiş oysa
    sevmek
    bulup bulup yitirmekmiş
    düşsel bir oyuncağı
    yalanmış hepsi
    yalan
    sevmek diye bir şey vardı
    sevmek diye bir şey yokmuş
    acılardan
    artakalan
    işte o bakışlarmış
    kuğu diye gözlerimde
    gün batımı
    bulutlarmış
    yalanmış hepsi yalan
    savrulup gitmek varmış
    ayrı
    yörüngelerde...

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    AĞIR KAN KAYBI
    Biz
    yalnızlıktan doğduk o dağdağalı sudan
    Biz yani Erdoğan, Ayşenur, Ali ve
    Ahmet
    Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce korku
    Sanki bir tesbih koptu
    tane tane savrulduk
    Köy köy bucak bucak memleket memleket
    Yani afyon
    adilcevaz akçadağ turgutlu
    Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce
    korku
    Buzlu mehtap alçakça kesmişti yolumuzu
    Bütün kapılardan açıkça
    kovulmuştuk
    Silahımız avcumuza yapışmıştı soğuktan
    Biz yani Erdoğan,
    Ayşenur, Ali ve Ahmet
    Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce
    korku
    Kestiremedik ne yaptığımızı kim olduğumuzu
    Sanki bir tesbih koptu
    tane tane savrulduk
    Köy köy bucak bucak memleket memleket
    Yani afyon
    adilcevaz akçadağ turgutlu
    Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce
    korku
    Ne kadar korkmuştuk elimizden tutmadılar
    Doğrudur kendi içimizde
    daraldığımız
    Kim neyi savundu bilinmez nereye kadar
    Biz yani Erdoğan,
    Ayşenur, Ali ve Ahmet
    Başka bir yalnızlıkta boğulduk / havasızlıktan
    Sanki
    bir tesbih koptu tane tane savrulduk
    Köy köy bucak bucak memleket
    memleket
    Ne solculuğumuz solculuktu ne sağcılığımız
    Karanlık bir kapı olup
    üstümüze kapandılar
    Kimse bizi sevmedi / ağır kan kaybıyız

    Hasan
    Hüseyin Korkmazgil
    _________________

    AĞUSTOS ŞİİRİ


    Yüreğim
    sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek
    Beterin beteri var diyenlere inanmıyorum

    Hep böylesi havalar besler fırtınaları
    Korkarım bu mavi ışık çabuk
    sönecek.
    Duymazdım durgun suların bezgin türkülerini
    Alışmak ölümün bir
    başka adıymış bilmezdim
    Bir yangın sonu yorgunluğu yakıyor avuçlarımı
    Bu
    rüzgar kulaklarımdan hiç eksilmiyor
    Esirgenmiş bir dünyada müthiş yanlızım

    Geri dönsen bile artık o ben olmayacağım
    Yüreğim sızlıyor bu roman iyi
    bitmeyecek...

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    AMENNA



    Yaşayanlar bir gün ölür elbette
    Ağaçlarla, balıklarla

    Kuşlarla ben amenna

    Ağlayanlar bir gün güler elbette
    Uyanmakla,
    Anlamakla
    Bilmekle ben amenna

    Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır
    elbette
    Direnmekle, kurtulmakla
    Barışla ben amenna

    Öyle bir
    yerdeyim ki
    Ne karanfil, ne kurbağa
    Öyle bir yerdeyim ki
    Bir yanım
    mavi yosun
    Dalgalanır sularda
    Bir yanım çocuk parkı çığlık çığlığa

    Öyle bir yerdeyim ki
    Anam gider allah allah
    Dölüm düşmüş sokağa


    Dostum dostum güzel dostum
    Bu ne beter çizgidir bu
    Bu ne
    çıldırtan denge
    Yaprak döker bir yanımız
    Bir yanımız bahar bahçe


    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    DAR AÇI

    Anlatmak istedikçe
    herseyi birden yitiriyorum
    Bir kutupyıldızı bir ben bir dinmeyen ağrılarım

    Yapayalnız kalıyorum birden güzelim
    Ve müthiş ağlamak istiyorum

    Gecenin kanatları kırık bir saati var bilmem bilir misin
    Ölüm korkusu
    alkol gibi yayılır damarlara
    Sakın o saatte sokaklara çıkma
    Denize bakma

    Karanlığa
    Yıldızlara bakma sakın
    O saat
    İşte güzelim o saat

    Ölüm, o ateşkuşu
    Ölüm; o mavidüğüm
    Deniz kızlarının türküsünü söyler

    Ben yalnızım
    Orkestrada kırık bir saz
    Kanayarak koşan bir kurt

    Yüreğim dağbaşında unutulmuş vakur bir bayrak yırtılırcasına
    Bir kutup
    yıldızı bir ben bir dinmeyen ağrılarım
    Çiftleşen kuşların böceklerin
    insanların yalnızlığı
    Ve müthiş ağlamak istiyorum

    Hasan Hüseyin
    Korkmazgil
    _________________

    DEĞİŞMEYEN


    Dünyam benim;

    Küçücük dünyam,
    İşim,
    Aşım,
    Uğraşım.
    Kusurum, yanlışım,
    yanılmışlığım,
    Kızgınlığım, kıskançlığım, alınganlığım,
    Birdenbire
    evrenliğim;
    Birbaşıma kalmışlığım bir anda.
    Belalara koşmuşluğum;

    Sinmişliğim inimde.
    Dünyam benim;
    Küçücük dünyam benim,

    Sevincim, üzüntüm, gerçeğim benim.

    Dünyam benim;
    Kocaman dünyam
    benim.
    Gündüzlere, gecelere sığmayanlığım,
    Caddelere, alanlara
    sığmayanlığım,
    Kocaman dünyam benim.
    Kulübede bir ölüm,
    Dağbaşında
    bir ışık,
    Kafeste bir kanarya,
    Saksıda bir tohumcuk,
    Bilinende acım
    benim.
    Bilinmezde kurtuluşum.
    Yana yana kül oluşum,
    Külde çiçek
    açışım,
    Özlemim, susuzluğum, kaçışım benim.
    Kocaman dünyam benim.


    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    DEMEDİM Kİ


    Bu kenti sevdim
    dedim
    Benim olsun demedim ki

    Sevdim dedimse akşam kızıllığını

    Gönlüm gibi akıp giden şu çayı
    Şu ormanı şu denizi şu dağı
    Benim
    olsun demedim ki

    Vuruldumsa gözlerinin gül bahçesine
    Yürek çizen
    şimşeklerse kaçamak bakışları
    İşte buna sevmek derler dedimse


    Çattımsa acıların en güzeline
    Yedirdimse uykuları o tatlı kuşa

    Benim olsun demedim ki

    Bu akşam kan kırmızı şarap istiyor canım

    Bu akşam dünyanın bütün şarkılarını
    Bu akşam dünyanın bütün özlemlerini

    Bu akşam beni yalnız bırakın
    Bu akşam yalnızca onu düşüneceğim
    Onu
    ve kendimi yalnızca

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    GECİKMİŞ SUYABAKAN



    Bıyıkları ölü kartal kanadı
    Kaşları yıkık
    Durmuş güneş
    altında
    Dünyaya karşı

    Başında kirli yağlık
    Ayağında partal
    postal
    Hey mıstık

    Tüfeği sağ elinde
    Sol eli kalçasında
    Göğsü
    çapraz fişeklik
    Poz vermiş gazeteye
    Mıstık kendine aşık

    Gören
    maşallah desin
    Gözden gezden arpacıktan esirgesin
    Yaradan


    Yiğidim yakışıklım garibim
    Poz vermiş gazeteye
    Çocuk mu çocuk


    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    HAZİRANDA ÖLMEK ZOR

    Gece leylak
    ve tomurcuk kokuyor
    Yaralı bir şahin olmuş yüreğim
    Uy anam anam
    Haziranda ölmek zor
    Calışmışım onbeş saat
    Tükenmişim onbeş saat

    Yorulmuşum, acıkmışım, uykusamışım,
    Anama sövmüş patron
    Sıkmışım
    dişlerimi
    Islıkla söylemişim umutlarımı
    Sıcak bir ev özlemişim,

    Sıcak bir yemek,
    Sıcacık bir yatakta unutturan öpücükler.
    Çıkmışım
    bir dalgada
    Vurmuşum sokaklara,
    Sokak tank paleti,
    Sokakta düdük
    sesi,
    Sarı sarı yapraklarla,
    Dallarda insan iskeletleri.

    Gece
    leylak ve tomurcuk kokuyor
    Uyarına gelirse tepemde birde çınar demiştin

    Yıllar önce
    Demek ki on yıl sonra,
    Demek ki sabah sabah,
    Demek
    ki manda gönü,
    Demek ki şile Bezi,
    Bir de Memedin yüzü,
    Birde saman
    sarısı,
    Birde özlem kırmızısı,
    Demek ki göçtü usta,
    Kaldı yürek
    sızısı.
    Yıllar var ter içinde taşıdım ben bu yükü
    Bıraktım acının
    alkışlarına
    ÜÇ HAZİRAN ALTMIŞ ÜÇÜ.

    Bir kırmızı gül dalı eğilmiş
    üstüne,
    Bir kırmızı gül dalı şimdi uzakta,
    Okşar yanan alnını Nazım
    Ustanın.
    Bir kırmızı gül dalı eğilmiş üstüne,
    Bir kırmızı gül dalı şimdi
    uzakta,
    Yatıyor oralarda bir eski gömütlükte,
    Yatıyor usta.

    Gece
    leylak ve tomurcuk kokuyor,
    Geçsemde gölgesinden tankların tomsonların

    Şuramda bir kuş ötüyor
    Haziranda ölmek Zor.

    HASAN HÜSEYIN
    KORKMAZGİL

    HER ZAMAN SEVDİM

    Varsın bulsun sizi diye
    Uçurdum
    merhabamı güvercinlere

    Ben sizleri dostlarım her zaman sevdim

    Yanınızda olmasam da
    Katılmasam da sazlı sözlü günlerinize
    Katmasam
    da kahkahamı kahkahanıza
    Hep sizlerle birlikte başladı sabahlarım
    Ben
    sizleri dostlarım
    Her zaman sevdim

    Hasan Hüseyin
    Korkmazgil

    IŞIKLARLA OYNAMAYIN

    Başımı döndürüp bakamıyorum

    Nasıl kaldı gerilerde onca yıl

    Karanlık bir gömüklüğü düşte geçmiş
    gibiyim
    Tatmadığım bir içkiyi bir akşam
    Afrikasal bir törende içmiş
    gibiyim
    Birdenbire kan yağmurlu bir bulut
    Birdenbire kan kokulu bir
    duman
    Şaşkınlıktan gemileri yakmış gibiyim

    Işıklarla oynamayın/dedim
    ben size
    Yararı yok karanlıkta sürek avının
    Dedim ben size
    Yanlış
    kalemlere kayar elleri yazıcıların
    Tutanaklar yanlış yazar
    Dedim ben
    size
    Karanlığı az kullanın/kirliler kokar birgün
    Birgün yanar bu ışıklar
    sırıtır suratlarınız
    Kirlilere sığınmayın/dedim ben size
    Yararı yok
    oynaşmanın törensel aklıklarda
    Kaçın kaçabilirseniz uzak sulara

    Işıklarla oynamayın/dedim ben size

    Hasan Hüseyin
    Korkmazgil

    ORANLAMA

    Bir sen eksiktin sarıyıldız hoşgeldin
    Geç
    bakalım karşıma benimle içer misin
    Ağlar mısın içince burnuna çeker misin

    Gözyaşların yakabilir mi dudaklarımı
    Ama neden titriyorsun öyle
    sarıyıldız

    Bak ben su taşıyorum ince elekle
    İğne deliğinden dünyayı
    geçiriyorum
    Bak ben aklıma uyup sarıyıldız
    Durmadan aklımı saşırıyorum

    Sen beni kaçıncı binden tanıyorsun ki

    Hadi bana çelik mavisi bir
    gece getir
    Hadi dostlukları tek tek koparıp getir
    Alnımdan öp beni e mi,
    yitik sıcaklığımı getir
    Gençliğimi çılgınlığımı deli günlerimi getir
    Ne
    o sarıyıldız sen de mi ağlıyorsun


    Hasan Hüseyin
    Korkmazgil

    ÖYLE BİR YERDEYİM Kİ

    Öyle bir yerdeyim ki
    Ne
    karanfil ne kurbağa
    Bir yanım mavi yosun
    Dalgalanır sularda
    Dostum
    dostum
    Güzel dostum
    Bu ne beter çizgidir bu
    Bu ne çıldırtan denge

    Yaprak döker bir yanımız
    Bir yanımız bahar bahçe

    Öyle bir
    yerdeyim ki
    Bir yanım çığlık çığlığa
    Öyle bir yerdeyim ki
    Anam gider
    Allah Allah
    Kızım düşmüş sokağa
    Dostum dostum
    Güzel dostum
    Bu ne
    beter çizgidir bu
    Bu ne çıldırtan denge
    Yaprak döker bir yanımız
    Bir
    yanımız bahar bahçe

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    SONBAHAR OLUYORUM


    Gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç
    Ağaçlar bükmesinler n'olursun
    boyunlarını
    Neden akşam oluyorum tren kalkınca
    Kırlangıçlar birdenbire
    çekip gidince
    Mendiller sallanınca neden tıkanıyorum
    Öyle çok acımasız
    ki öyle birdenbire ki
    Az önceki çiçekler nasıl da diken diken
    Gitme,
    sonbahar oluyorum, sonrası hiç
    O sularda çimdik, bitti; köprüleri geçtik, bitti
    O elmanın tadı
    orda, o kuş çoktan öttü, bitti
    Artık çocuk değiliz, susarak da bir şeyler
    diyebiliriz
    Günler devlet alacağı, yıllar bir kadehçik buzlu rakı

    Oyunlar oyuncaksı, oyuncaklar eski şarkı
    Kavaklara oklu yürek çizip
    duran o çakı
    Nerde şimdi nerde şimdi, nerde o kan sarhoşluğu
    Gitme,
    sonbahar oluyorum, sonrası hiç

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    YAKALADIM
    O ŞAFAĞI

    Tohum oldum
    Savruldum dörtbir yana
    Yeşerdim kıraç kıraç

    Çiçeklendim güllendim
    Göremedim şafağını bozkırın
    Tutamadım şafağını
    bozkırın
    Vuramadım türkülere vay anam
    Diyemedim kimselere bu aşkı


    Geyik oldum vurdum sapa yollara
    Bir ben düştüm kan içinde bir avcı

    Türkü oldum yaylaları dolaştım
    Akıp gittim göçlerle
    Duruldum
    çadırlarda
    Kelepçeler karakollar süngüler candarmalar
    Göz oldum
    gözlemekten
    Bıçak oldum doydum kana vay anam
    Göremedim şafağını bozkırın

    Tutamadım şafağını bozkırın
    Vuramadım türkülere vay anam
    Diyemedim
    kimselere bu aşkı

    Gözlerinin en sonunda
    Yakaladım gecesinde
    gözlerinin
    Yakaladım kuytularda
    Açan gülün yalnızlığını
    İnceciktin
    karanlıktın uzaktın
    Turnalar katar katar aştı dağları
    Nakışlar dizin
    dizin düştü yollara
    Göz değildin - gözlerdin kalabalıkta
    El değildin
    ellerdin
    Acılı bir bayramda
    Çekip giden trendin şafakta inen uçak

    İniltiydin akşamlarımda
    Şafak vakti bir bardak su tenimde
    Diken
    diken kavrulduğum
    Tohum olup savrulduğum
    Yıllar yılı aradığım
    O
    şafak sendin işte

    Küskünlükler üstünde
    Yalnızlıklar üstünde

    Saydamlaşmış mavilikler üstünde
    Başkaldıran kölelikler üstünde
    Tül
    altında bebek yüzü üstünde
    Açan şafak o şafak

    O şafak sendin işte

    Bir bulvar gecesinde
    Yakaladım seni ben
    O şafak sendin işte


    Hasan Hüseyin Korkmazgil

    YILLAR SONRA
    Seni kimler kaçırdı o
    güzel yazlarımdan - güzelim
    Nere gitti tohuma deresinde - o ishaklı
    yalnızlığım
    Saçlarının uzun uzun o güneşli sarısı
    Yüzünün papatya
    sabahlığı - haziranlarımda
    Gülüşünün baharlığı susuşunun sonsuzluğu
    Nere
    gitti sende benim olan o sonsuz özlem
    Seni kimler kaçırdı o güzel
    yazlarımdan - güzelim

    Sen gittin - kaba kilimlerde kaldı ayak izlerim

    Pırıl pırıl selvilerde görkemli cevizlerde
    Asma altı su sesi - alacalı
    güneş sofralarında
    Sen gittin - inanılmaz öksüzlükler yaşadım
    Düştüm
    çetin yollara - türkülere ağıtlara belendim
    Saçlarımda bulut oldun - alnımda
    demirparmaklık
    Seni kimler kaçırdı o güzel yazlarımdan - güzelim

    Ben
    çok çektim güzelim - karlı dağlar oldu başım
    Sen belki de mutluydun - güzel
    günler geçirdin
    Çünkü kaf dağında prensestin - soylu bir güzelliktin

    Yaklaşılmaz bir varlıktın - masallık bir acıydın
    Gözgöze geldik birgün -
    bir dağbaşı durağında
    Bindik aynı trene - kavuştuk yıllar sonra
    Seni
    kimler kaçırdı o güzel yazlarımdan - güzelim

    Haziranım sarıgülüm
    yazgüneşim özlemim
    Nice nice sular geçti - bildin mi köprülerden
    Kaç bahar kaç sonbahar kaç
    çocuk kaç intihar
    Nerdesin sen nerdeyim ben ne söylüyor bu çizgiler
    Bu
    aynalar neden böyle yakından bakıyorlar
    Neler anlatıyor bu şarkılar - uzak
    geçmişimizden
    Seni kimler kaçırdı o güzel yazlarımdan - güzelim


    Ağlamak bir dağgülü - bir yanık orman belki
    Bir kurumuş çeşme belki
    - bir kimsesiz tutuklu
    Uçaklar otobüsler vapurlar telefonlar
    Haziranım
    sarıgülüm yazgüneşim papatyam
    Kime giydin o akları - kim kaldırdı duvağını

    Kim kokladı kim baktı - bağrına kim - yıllar önce
    Seni kimler kaçırdı o
    güzel yazlarımdan - güzelim

    Hasan Hüseyin Korkmazgil

      Forum Saati Paz Mayıs 19, 2024 5:10 am