UMUT
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar doğar güneş
doğarken
ve güneş doğarken çöp
kamyonları
ölüleri toplar
kaldırımlardan
işsiz ölüleri aç
ölüleri
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken köylü aile
erkek kadın eşek ve
karasaban
saban koşulu eşekle
kadın
toprağı sürerler toprak bir avuç
işler
atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş
doğarken
ve güneş doğarken ölür bir
çocuk
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
on iki
yaşında ve numaralı
ve ne boğmacadan ne
menenjitten
ölür bin dokuzyüz elli sekiz
de
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
dokuzyüz
kırkbeş te doğduğu için
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken tombul bir adam
yatağından çıkar dalgın
giyinir
'bugün kimi kime
gammazlamalı,
amirin gözüne nasıl
girmeli'
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken zenci şoförü
ağaca asarlar yol
kıyısında
gazyağına bulayarak
yakarlar
sonra kimi kahve içmeye
gider
kimi saç tıraşı olur berberde
kimi
dükkanını açar erkenden
kimi genç kızını öper
alnından
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken mahpus kadını
kolları masaya bağlı
sırtüstü
çıplak memeleri al kan
içinde
sorguya çekilir bir bodrumda
sorguya
çekenler cigara içer
biri yirmisinde altmışlık
biri
gömlekleri terli kollar sıvalı
ve kum
torbaları elektrodlar
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken gülyaprağına
uçak alanından sessiz
pilotlar
'H' bombası yükler
tepkililere
ve güneş doğarken güneş
doğarken
otomatik silahlarla biçilir
üniversitelilerle işçiler
akasya ağaçları
bulvarın
pencereler balkondaki
saksılar
ve güneş doğarken devlet
adamı
konağına döner bir ziyafetten
ve güneş
doğarken kuşlar ötüşür
ve güneş doğarken güneş
doğarken
genç bir ana bebesini
emzirir
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken ben bir geceyi
bir uzun geceyi gene
uykusuz
ağrılar içinde
geçirmişimdir
düşünmüşümdür hasretliği
ölümü
seni memleketi düşünmüşümdür
seni
memleketi dünyamızı.
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken hiç umut yok mu
umut umut umut...
umut
insanda.
NAZIM
HİKMET
BİR AYRILIŞ HİKAYESİ
Erkek kadına dedi
ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,avuçlarımda camdan bir
şey gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarakkırasıyaçıldırasıya...
Erkek
kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,ama nasıl,kilometrelerle
derin,
kilometrelerle dümdüz,yüzde yüz,
yüzde bin beş yüz,yüzde hudutsuz
kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki:
-Baktımdudağımla, yüreğimle,
kafamla;severek, korkarak, eğilerek,dudağına, yüreğine, kafana.
Şimdi ne
söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana..
Ve ben
artıkbiliyorum:
Toprağın
-yüzü güneşli bir ana gibi
-en son en güzel
çocuğunu emzirdiğini..
Fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olan
parmaklarına
başımı kurtarmam kabildeğil!
Senyürümelisin,
yeni doğan
çocuğun
gözlerine bakarak..
Senyürümelisin,beni bırakarak...
Kadın
sustu.
SARILDILAR
Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir
pencere...
AYRILDILAR...
-NAZIM HİKMET
işler atom reaktörleri işler
yapma aylar doğar güneş
doğarken
ve güneş doğarken çöp
kamyonları
ölüleri toplar
kaldırımlardan
işsiz ölüleri aç
ölüleri
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken köylü aile
erkek kadın eşek ve
karasaban
saban koşulu eşekle
kadın
toprağı sürerler toprak bir avuç
işler
atom reaktörleri işler
yapma aylar geçer güneş
doğarken
ve güneş doğarken ölür bir
çocuk
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
on iki
yaşında ve numaralı
ve ne boğmacadan ne
menenjitten
ölür bin dokuzyüz elli sekiz
de
ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
dokuzyüz
kırkbeş te doğduğu için
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken tombul bir adam
yatağından çıkar dalgın
giyinir
'bugün kimi kime
gammazlamalı,
amirin gözüne nasıl
girmeli'
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken zenci şoförü
ağaca asarlar yol
kıyısında
gazyağına bulayarak
yakarlar
sonra kimi kahve içmeye
gider
kimi saç tıraşı olur berberde
kimi
dükkanını açar erkenden
kimi genç kızını öper
alnından
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken mahpus kadını
kolları masaya bağlı
sırtüstü
çıplak memeleri al kan
içinde
sorguya çekilir bir bodrumda
sorguya
çekenler cigara içer
biri yirmisinde altmışlık
biri
gömlekleri terli kollar sıvalı
ve kum
torbaları elektrodlar
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken gülyaprağına
uçak alanından sessiz
pilotlar
'H' bombası yükler
tepkililere
ve güneş doğarken güneş
doğarken
otomatik silahlarla biçilir
üniversitelilerle işçiler
akasya ağaçları
bulvarın
pencereler balkondaki
saksılar
ve güneş doğarken devlet
adamı
konağına döner bir ziyafetten
ve güneş
doğarken kuşlar ötüşür
ve güneş doğarken güneş
doğarken
genç bir ana bebesini
emzirir
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken ben bir geceyi
bir uzun geceyi gene
uykusuz
ağrılar içinde
geçirmişimdir
düşünmüşümdür hasretliği
ölümü
seni memleketi düşünmüşümdür
seni
memleketi dünyamızı.
işler atom reaktörleri
işler
yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş
doğarken hiç umut yok mu
umut umut umut...
umut
insanda.
NAZIM
HİKMET
BİR AYRILIŞ HİKAYESİ
Erkek kadına dedi
ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,avuçlarımda camdan bir
şey gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarakkırasıyaçıldırasıya...
Erkek
kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,ama nasıl,kilometrelerle
derin,
kilometrelerle dümdüz,yüzde yüz,
yüzde bin beş yüz,yüzde hudutsuz
kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki:
-Baktımdudağımla, yüreğimle,
kafamla;severek, korkarak, eğilerek,dudağına, yüreğine, kafana.
Şimdi ne
söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana..
Ve ben
artıkbiliyorum:
Toprağın
-yüzü güneşli bir ana gibi
-en son en güzel
çocuğunu emzirdiğini..
Fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olan
parmaklarına
başımı kurtarmam kabildeğil!
Senyürümelisin,
yeni doğan
çocuğun
gözlerine bakarak..
Senyürümelisin,beni bırakarak...
Kadın
sustu.
SARILDILAR
Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir
pencere...
AYRILDILAR...
-NAZIM HİKMET